Girişimci Kafası: Sorun Aşığı Olmak
Nisan 3, 2020
Makarna II
Nisan 3, 2020

Yakama Yapışanlar

 

Buraya yakama yapışanları yazdım.

Konuşamama problemimi yazdım özellikle de kırılan bensem. Çünkü bazı şeyler konuşarak anlatılmıyor… İsterim ki içimden geçenleri pürüzsüz bir berraklıkla anlatabileyim ama yapamayacağımı biliyorum. Bu hissettiklerimin bulanıklığından değil, ya kelimelerin kifayetsizliği ya da sizin yetersizliğinizden.

Bu günlerde koyulduğu saksının içine sığmayan bir bitki gibiyim. Hiçbir yere ait değilmişim gibi. Dünyadaki bütün insanlar gibi. Olsun, zaten insanoğlunu yaşatan da varlığına farklı nedenler bulmak değil midir?

Çok kızgınım bu aralar ama onu da anlatmayacağım, mühim olan kapalı anlatım deyip satır aralarına sıkıştıracağım. Çünkü burada yazdıklarım bütünüyle beni yansıtmadığı gibi bütünüyle beni yansıtıyor. Bana uyan parçaları bulup yapıştırırsınız ya da sizdeki bana göre bana uyan parçaları.

Dedim ya varlığıma farklı nedenler buluyorum diye, mesela durdum düşündüm. Düşünmeye düşündüm, alttan girdim, tepeden düştüm, girdaplarda döndüm, döndükçe battım, battıkça boğuldum, aradım. Ararken düştüm, kalktım, buldum sandım, ama sonra anladım, fark ettim, kabullendim ve bir noktada karar kıldım. Sağdan ya da soldan bir önemi yok hatta hipotenüsü  gören açıdan da baksanız değişmiyor, kepaze bir yaşam.

Bahsettiklerim evde kalıp bunalımlar yaşayan bir genç kızın güncesi değil, büyük resmi görmeyenler ya da ufkunun darlığının bile farkında olmayanlar lütfen beni bu noktadan itibaren okumayı bıraksın.

Bahsettiğim kepazelik, bu sınıfsal soykırım. Bu çürümüş kokuşmuşluk.

‘Buraya umutlu günler koydum

Şimdilik uzak gibi görünüyor

Ama kim bilir

Birazdan uzanıp dokunursun

 

Burada bir tutam sabır var

Kendiminkinden kopardım (bende çok boldur)

Lazım oldukça ya sabır ya sabır

Dokunursun

 

Buraya bir silkinti otu koydum

Kırk dert bir arada canına yandığım

Kırkına birden deva olsun.’

 

Ufaktan girişini yaptığım, ufaktan yumuşatarak girişini yaptığım yazının devamında görüşmek üzere…



Paylaşmak Güzeldir:

Rüveyda Önder
Rüveyda Önder
Hukuk Fakültesi öğrencisi. Kitaplarla arası oldukça iyi, buna binaen yazmak en büyük hobileri arasında. Arkadaşları kendisini cesur, girişken, neşeli ve dobra olarak tanımlıyor. Kendisiyse "an" avcısı olarak nitelendiriyor. Bunlara ek yeni şeyler tanımaktan/öğrenmekten ve kış sporlarından hoşlanıyor. Amatör olarak da çello ile ilgileniyor.