“Duygusuz insanlara kızmıyorum, imkânım olsa ben de hissetmemeyi dilerdim.” -My Mad Fat Diary
İmkânımız var mı hissetmemeye? En ketum, soğuk nevale diye tanımlanan insan bile günü gelip hislenmiyor mudur? Sanırım kimileri hissetmeyi bilmiyor tabi. Oysaki hisler sonsuz. Yakalayabilene. Peki ya duygular? Hislerin ikinci katmanıdır duygular. Sezdiğin şeyin oluşturduğu durumdur. Hayvan hücrelerini barındırdığımız kümede, zincirimizden farklı olarak tanımlayabildiğimiz şeyin adıdır duygular. Yalnız bazen de tanımlanamıyor. Tam bu noktada sarılmak, duyguların kadife bir kılıfı oluyor.
Sarılmak. Ne yüce bir eylem. Sözlerin kollardan saçılan hali. Düşüncelerin vücutta eyleme geçmesi. Zamandan ve mekândan bağımsız an. Duyguların aktarımı. Endorfinin salgılanması, ağrıların dinmesi. Paylaşmanın anahtarı. Cinsiyetsiz, bilerek, isteyerek teslim oluş.
Sarılmak bazen ilkokuldur. Saflığı anlatmaya gerek kalmayıştır. Koşulsuz masumiyettir. Öğrenmenin temelidir. Şekillenmeye başlayıştır. Sarılmak bazen lisedir. Anın kıymetidir. Zaman içindeki kaostur. Bir daha görmek istemeyeceklerin ile asla ayrılmak istemeyeceklerin arasında bir yerdir. Hak edenler ve hayatından çıkanlardır. Hissedişlerin zirvesi ve hissedilemeyişlerin ızdırabıdır. Sarılmak bazen üniversitedir. Hayatın pembe gerçekliğidir. Koşturmacalar arasında muhabbettir. Sözlerin oturuşu, duyguların olgunlaşmasıdır. Geleceğe yön vermektir.
Sarılmak kimi zaman Deniz ve Sadık’tır. Bir annenin yokluğunda babadır. Babanın biricik kıymetidir. Ayrılamayıştır. Ayrılma öncesi sessizce hasret gidermektir. Sarılmak kimi zaman Hüseyin Efendi’dir. Kollarını açamayışların, tutamayışların lisanıdır. Yıllarca süren küslüktür. Despotluğun şefkate evrilmesidir. Gururu yeniştir. Gideni uğurlamak, kalanı sahiplenmektir. Sarılmak kimi zaman Joey ve Chandler’dır. Seni her zaman anlayan bir dostun varlığıdır. Zaman zaman yaşanan çatışmaların en tatlı barışmasıdır. Ruh ikizinden ayrı kalamayıştır. Birlikte atılan kahkahaların, yapılan dedikoduların, yenilen yemeklerin, izlenen filmlerin habercisidir. Sarılmak kimi zaman Metin ve Duygu’dur. İsyandır. Çaresiz aşkı yaşamanın en güzel halidir. Bir olmadan, bir olmanın anlamıdır. Duyguların tenidir. Özleyecek olmanın bilgisidir. Hastalığı yenemeyecek sevgidir. Ama en tutkulusundan.
Sarılmak karakteri ele veren etmenlerden biridir. İyiliğin paylaşılmasıdır. Hareketliliğin aksiyon bulmasıdır. Panikliğin yaşanmasıdır. Kötülüğün sirayet etmesidir. Narsizmin kendini belli etmesidir. Duygusallığı hissettirmektir. Realistliği göstermektir.
Sarılmak anlatabilmenin en edebi, en latif yoludur. Kalbe hitap edip, akla götüren eylemdir. Ve sarılmak, karşılıksız ve sınırsız verebileceğimiz yegâne şeydir. Sarılalım.