Bugün 11 Haziran 2023. Uzak ve soğuk hissettiren bir gün. İklim değişikliği ve ben değişikliği kümelerinin birleşiminde küçük kara delik. Yabancıdan da yabancıyım şimdilerde. Yıllardır gittiğim yol, bindiğim tren… Yalnızca saçlarım uzadı, yakında boyatmayı düşünüyorum. Evet, yine sarı
Mavi bu denli boğmamıştı beni, aslına bakarsan mavi hiç boğmamıştı beni. Huzurdur mavi, özgürlüktür. Şimdilerde tam tersi. Sanki bir gece uykuya daldım ve uyandığım yer paralel evrenimdi. Her şey aynı, herkes aynı. İnsanlar, mekanlar, konuşmalar, kahkahalar hepsi aynı. Ama beni huzursuz eden bir şeyler var. Anlamıyorum, anlatamıyorum. Yüreğimin içine açılmış küçük kara deliğin içine çekiliyorum. Beni bilirsin umutluyumdur, mutluyumdur her koşulda. Meraklıyımdır, deneyimleri severim, arayışlarım dinmez, sorgularım. Her renge maruz kalıp her sohbete atılmaya bayılırım. Şimdilerde ise griye hapsolmuş kör gibiyim. Öylesine sohbetler dışında sohbet etmez oldum.
Kimileri “büyümek” diyor buna, kimileri “Gerçekleri sonunda görüyorsun.” Ben ise beyaz ayakkabılarım ile çamurlu yola girdiğimi görüyorum. Hepimiz gibi…
İstemiyorum, hiç istemedim. -Yalnızca evim arabam olsun, biraz birikmişim olsun. İşten eve evden işe gidiyim. Birilerinin hayallerini gerçekleştirmek için rutine sıkışıp kalayım.- Hiç istemedim. Dertli biriyim yüreğimde koca dünyayı sakladığım odam var.
…
Bugün 29 Haziran 2023. Yalnız ve güçlü hissettiren bir gün. Sağımda kedim, bir patisi kolumda uyukluyor. Kulağımda iki şarkı dönüp duruyor. Josh Kramer “The Last Leaf Falls”, Bert Hearns “Thisbe”. Zihnimdeki anlamsız kelime kümeleri parmak uçlarımdan dökülüyor. Kelimelerle aram iyi değil şu sıralar. Yalnızca bir şeyler yazmaya ihtiyacım var, bir de Burhan’a sözüm. Aslına bakarsanız pek de umurumda değil zihnimden dökülenler. Bu sefer öyle süslü cümleler, kafiyeler, anlam saklı kelimeler yerine öylece yazılmış zihnimdeki izler.
Hiç bu kadar misafir kabul etmemiştim buralara, şanslı hissetmelisiniz kendinizi. Eh ama pek bir dağınık pek bir karanlıktı, tozu kiri de cabası. Siz şöyle bir oturun ben de size sohbetimden ikram edeyim.
Ah tabii! Ne diyorduk? Dertli biriyim, yüreğimde koca dünyayı sakladığım odam var.