İnsana yokuş
Önemseme selamlama faslını. Herkes
orada; tanımadığın kalabalık. Adını
duymadan varlığına övgüler, olmayışın
çabuk aşılmış. Yüzündeki morluklar, henüz
çıkan sesin. Gözleri yaş lakin
sayende daha aydınlık.
İnsana adım
Henüz duvarlara çiziyor ellerin. Böyle
başlamıştı, daha önce öğrenecek çok. Sözler, renkler
gökten ve gözden düşüşün. Tabi olacağın kurallar
en acımasızı 657. Devlet diyebiliniyor. Ancak çok önceden
doğup yaşatıyor seni. Neden mi? Aldanmak için
çocuksun, çekincelerin için erken.
İnsana dava
Meydanları doldurur böylesi. İznin çıkmaz,
rol alman için çiğnemen gerekenler. Olmayacağın kadar
toysun üstelik yine ülkende kimi kesimlerin
kimi kesimleri, kimi sebeplerce yerdiği gündem. Çoğul
olmak için elit, elit olmak için
dertlisin. Örgütün güvercin seviyor oysa göğe
dönük yüzün.
İnsana yoldaş
Alıştın artık, benziyor yüzün. İzlemeyi
öğrendin görmeyi değil henüz. Tütün sarmayı da.
Herkesten iyi olduğunu söylemeyi sonra herkesin
ne kadar yavan kaldığına. Aynaya bakmadan
dokundun ilk kez yüzüne. Karşıladı senden
biri. İsimleriniz yakın. Herkes çok uzakta.
İnsana korku
Sahnede izlenmiyor yolculuğun, alkışlar için
bitmesi gerek. Hayallerin aldığın süreli yayınlardan farksız.
Her biri için yeniden büyümek. Zamanla tanışman
uzun sürmedi lakin değişti tütün sarman.
Saçların kısaldı, dudakların daha kuru. Sığındığın
doğrularla herkes kadar
açıldı aran.
İnsana inanç
Sırtında yük belirdi. Bugün olmadığın kişiye
benzedin. Kalelere ilk kez tırmandın. Kalıplar
çekici, sezgilerin karanlık. Düşünde de görmüştün hem.
Adını daha anlamlı kıldı inanmadıkların. Şüphe duyma
bak secde. Hem gök aynı. Tüm kıbleler
insan elinden türeme.
İnsana güç
Bu kez ateşlendi fitil. Yetmişlere dönüşün, var
olmayan haline duyduğun hayranlıkla. Yalanların için
hazır kalıplar fakat yalınlaştı cümlelerin. Fire vermeden
yaşamaktan, gözlerinde yaş. Ellerine daha uzun bakışın.
Yaşını saymayı bırakalı beri kararmıyor
aydınlığın.
İnsana aşık
Karıştığın ilk kavga değil, yüzüne ilk kez daha uzun
bakışın herkesten birinin. Neden var olduğunu sorguladığın
gözlerin. Yalanları görüşün, engellediğin ilk adımın.
Karıştığın ilk kavga değil, kendinle ilk. Kaçışın
çok yavan. Sorgulamalarına ilk kez cevap alışın:
-Neden güzelsin?
İnsana hüviyet
Kimse duymayacak, görmeyecek. Sevmesen de bir yerlerde
meze olacaksın sanata; yüzün betimlenecek, sevdan
yargılanacak. Daha azı için yaşayacaksın. Daha az
baktığın gök, yüzün, ellerin. Boğulmadan kusacak seni kafes.
Yüzüne daha tanıdık herkes. Hem sonunda evrenden
alacağın
bir nefes.