Üzüm Üzüme Baka Baka mı Kararır Yoksa Kara Üzümleri Aynı Yere mi Koyarlar?
Şubat 3, 2021
Öngörü Yolculuğunda Bir Basamak – Akıldışı Ama Öngörülebilir
Şubat 3, 2021

Posta Yahut Pul Hayranlığı

Hücreye çıplak

 

Dağınık adımları, yankılar henüz
çağırmamakta ölümü. Düzen için direniş
marşları. Sahip olduğu son övgü
tutsaklığı. İsimler daha gür,
fikirler daha sığ. Kapital okumadan
komünizmi.

 

Hücreye kuru

 

Sokak, güvenilirliğini yitirmekte. Gövdesi yaralı,
engel olunmuyor keskinliğine ideolojik kutupların.
Tebrik mesajları almıyor, dinleniyor
nefesindeki dua. Artmakta küfre
alışkanlığı. Sorguları, Tanrıyla arasındaki
tek farka. Hayranlığı
aramakta.

 

Hücreye dar

 

Hatırında babasının temennisi, adının
benzerliğini kutluyor. Yakın evi, evsizler
daim yakındır hapse. Umursanmıyordu göç edişi.
Yola meşru kılınır devrim. Seferi
sayılmazdı. Toprağa ve secdeye en çok
babasını gömerken yaklaşmıştı.
.mümkünse.

 

Hücreye yaş

 

Levhalar anlamını yitirmekte. Yalnız adım atılan
yeri temsili mümkün. Dört duvar-yedi kıta? Yeniden
görmeden varlığına inanması gereken evrenler. Ancak
yoktu kütüphane çevresinde asılı
‘’Sorgulamayın!’’ yazılı
cahiller.

 

Hücreye hasret

 

Meşru olan eylemi; gözleri günahlar
ötesinden. Hem inanılmamış afetlerine rağmen
Nuh’un, aynı gemide olma hayali. Denize
olan uzaklığı yazmıyor kimliğinde. Uçmaya
kanat gerekliliğini öğrendiği güne,
yeniden aramakta
küfrü.

 

 

Hücreye güneş

 

Görüş. Kimsesiz olduğunu anımsıyor. Orta
yol sevilmezdi, fikirler keskin ve öldürücü. Hem
sonra anlaşılacaktı; ideolojilerin
birleştiği tek gerçeklik
yağmalanmış insanlık suçu
faşistlik.

 

Hücreye ait

 

İlkel yasaklara düşmanlığı, ülkesi
çoğul fakirliği demokrasi görmekte. Aldandığı
kağıtlar ham. Çamurdan geldiği güne,
muhtaç temizliğe. 45lik yanlış yerde
takılmakta. Duyulan
tek başına.

 

Hücreye sahip

 

Sönmeden ateşi; öptü, kırılmadan kolu;
havada yumruk. Kesilmeden nefesi; son kez
özgürlüğü. İktidar sessiz-selasız, iptidai
şartlarda yönetmekte ölüleri. Kırılmadan
kalemi; yazıldı sayfası. Halen aynı toprağa
yakınlığı.

 

Hücreye özgür

 

Ödünç verdi Tanrı infaz hakkını. Nokta
protesto etmekte yazılanları. Olur olmadık.
Emirler güldürmedi yüzünü, yaşı
ufaktı hem. Göğe en yakın ağaç; dar
olsa da. Yine de uzaktan
görkemle seslendi:
Gülümse
celladına!



Paylaşmak Güzeldir:

Mehmet Antep
Mehmet Antep
Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi okusa da; hayatında sanatın siyasete yenik düşmemesi için fotoğraf, şiir, sinema ve tiyatro ile ilgileniyor. Spor yayıncılığına bir şekilde başladığı dönemde, hayatını bu şekilde idame edeceğini planlamıyordu. Fotoğraf-edebiyat ilişkisinin gücüne inanmakta ve bunun için sanatsal içerikler sunma çabasında. Yaşamın kısa hayallerin uzun soluklu olmasından dolayı fazla köşeli, yıldız olmak için çokça topraktan.