21.yüzyılda hayatımızı birçok açıdan etkileyen birçok olay oluyor, diğer bütün yüzyıllarda olduğu gibi. Ancak bu yüzyıldaki büyük olayların, insanlar ve dünyanın gidişatı üzerinde daha çok etkisi var gibi görünüyor. Hızla değişen teknolojik gelişmelerle, devletlerin kıyafet değiştirir gibi değişen siyasi politikalarla, artan ekonomik eşitsizliklerin yok ettiği gelir gruplarıyla, olası 3. Dünya Savaşına kadar her gün ve her an insanlık kaderini belirleyen krizlerle karşılaşıyor.
Peki bu krizler göründükleri kadar kötü mü ve bu krizlerin getireceği olası büyük değişimlerle insanlık nasıl baş edebilir? Aksiyon almak için geç mi kaldık? Bütün bu krizlerin sorumlusu kim?
Aralık ayında Seçki’de tarih teması altında okuduğumuz Yuval Noah Harari’nin 21. Yüzyıl için 21 Ders kitabı bu sorulara cevap vermeye çalışıyor.
21.yüzyılı etkileyen 21 etkeni, 21 ders adı altında tek tek tartışıyor Yuval Noah Harari. Seçki söyleşimiz boyunca kitaptaki bazı bölümler hakkında tartıştıklarımızdan bir özet bırakıyor olacağım buraya da. Örnek verecek olursak bu kitap özelinde en can alıcı kısım: Terörizm. Yuval Noah Harari önce terörizmin ülkeleri nasıl etkilediğinden, insanların içine düşünüldüğünden daha fazla korku saldığından bahsettikten sonra; aslında terörizmin zihnimizde sadece korku yaratmak için kullanıldığından ve düşündüğümüz gibi bu grupların o kadar güçlü olmadığından bahsediyor. Sadece devletleri yıpratmak için kullanılan, insanların içine korku salan ve olduğundan daha büyük bir sorun gibi algılanıp insanların davranışlarında büyük değişimler yaratan bir durum. Fakat bu kötü amaçlı gruplar aslında o kadar da güçlü değiller.
Olası bir savaşın maliyeti insanlığa çok yüksek ve bundan olabildiğince kaçınma güdüsünden dolayı, bu yüzyılın insanları bir bomba patlamasıyla ölüm fikrini zihinlerine bile getirmiyor. Ne kadar çok düşük bir olasılıkta olsa bile terörizm yüzünden ölen insanların olması, akıllara terörizmin herkesin ölümüne sebep olabilecek kadar büyük bir tehdit olduğu hissi uyandırıyor. Psikolojik olarak çok derinden etkileniyor insanlar.
Bir yandan terörizmin bu kadar korku yaratmasının sebebi; insanları “belirsizlik” hissine maruz bırakması olabilir. Her an her yerde ölme olasılığı insanlarda güvensizlik yaratıyor. Savaşın şu an bu yüzyılda olağan bir durum olmaması, insanların belli bir oranda da olsa güvenli ve konfor alanında yaşıyor olması, hiçbir zaman büyük kalabalık bir caddede bir patlama olup 3-4 kişiyi öldürebileceği düşüncesini akla getirmiyor.
“İnsan zihni gerçekliği değerlendirmekten aciz kalınca felaket senaryolarına sarılır.”
Bu öngörülemezlik hissi sadece terörizmde değil teknolojik gelişmelerin hayatımıza olası etkileri konusunda da insanlığın peşini bırakmıyor. Yapay zekânın birçok insanı işsiz bırakacağı konusu geleceğe dair endişe yaratan önemli konulardan biri. Fakat öte yandan, teknolojik gelişmelerin yok ettiğinden daha fazla iş yarattığı da insanlığın göz önünde bulundurması gereken bir nokta. Teknolojinin ve yapay zekânın yaratacağı işlere göre insanların yeteneklerini geliştirmesi ve değiştirmesi gerekecek, bu bir yandan olumlu bir durum gibi gözükürken insanların bu yetenekleri kazanmaları düşünüldüğünden daha fazla zaman alabilir ve belli bir kısım insan teknolojideki değişen hızı yakalayamayıp iş piyasasının dışına atılabilir.
“Çoğu insan, 19. yüzyılda at arabası sürücüsüyken taksi şoförlüğü yapmaya başlayanların değil, 19. yüzyılda büyük bir hızla iş sahasının bütünüyle dışına atılan atların kaderini paylaşabilir.”
Kitapta değinilen bir diğer önemli konu ise artan ekonomik eşitsizlik. Verilere göre, 2022 yılında dünyanın en zengin 20 kişisinin sahip olduğu toplam mal varlığının geliri; dünyanın geri kalanının toplam mal varlığından daha fazla. Bu sayı gitgide gitgide azalıyor, 2023’te 15 kişiye düşebilir. Ekonomik eşitsizlikteki uçurum kapatılamaz düzeyde açılıyor. Bu konuda devletlere büyük sorumluluk düşüyor, en zengin insanların vergilendirilmesi ve vergi dağılımının nasıl yapıldığı oldukça önemli. Ekonomik eşitsizlik gitgide daha çok insanı yoksulluk sınırının altında hayatta kalmaya zorluyor.
Burada söyleşide en çok değindiğimiz 3 konu üzerine aktarımlar yapmış olduk. Fakat kitap bundan daha da fazlası. 21 ders formatında, her bir dersin ayrıldığı ayrı bölümlerle farkındalığımızı artıran, sorgulatan bir kitap 21.Yüzyıl için 21 Ders.
Okursanız seçki ekibiyle kitabın sizde uyandırdığı his ve düşünceleri her zaman paylaşabilirsiniz.
İyi okumalar!
Kaynakça:
Harari, (2018). 21.Yüzyıl İçin 21 Ders Kolektif Kitap.